Ozan DurTaha Kılınç’ın Alem-i İslam yazılarının içerisinde bulunan Taha Hocanın farklı zamanlarda yazdığı yazıları derlediği, Filistin kitabını geçtiğimiz günlerde okudum. Kitabı oldukça beğendim. Salt bir tarih çalışması değil. Bu bağlamda tarihinin anlatıldığı çok fazla kitap var. Taha Hoca güzel noktalara dikkat çekerek akademik kitaplarda çoğunlukla bulamayacağımız bilgileri bize sunuyor.
Taha Kılınç’ın Kudüs’e ilgisi o doğmadan dedesi döneminde başlamış. Dedesi birinci dünya savaşı sırasında Kudüs’e gönderiliyor ve orada hastalanınca bir süre tedavi görüyor. Tam olarak iyileşmeden de evine gönderiliyor. Ta oradan yürüyerek evini gelip buluyor. Daha sonra Milli Mücadeleye katılıyor ve mücadeleden sağ çıkıyor. Taha Kılınç dedesinin bu hikayesiyle kendisinin bölgeye ilgisinin o doğmadan başladığını söylüyor.
Kitapta çok güzel ve özel yazılar var. Kudüs ve Filistin meselesi adeta bir gazeteci titizliği ile okuyucu ile buluşturuluyor. Olayların öncesi ve sonrası oldukça iyi bir şekilde anlatılıyor. Sorulan güzel sorulara güzel cevaplar da veriliyor. Kudüs’ten bahsediyoruz ama hangi Kudüs’ten. Bence kitabın en çarpıcı yerlerinden birisi bu idi. Kudüs’ün 4 bölgeye ayrıldığından bahsediyor, Taha Hoca. Doğu Kudüs, Batı Şeria, Gazze ve 1948 Arapları. Özellikle İsrail’in bu bölgedeki planından da bahsetmesi benim için şok edici bir etki bıraktı. İsrail bu bölgedeki Filistinlileri kasıtlı olarak birbirinden uzaklaştırdığından bahsediyor Taha Hoca. Bu da gelecekte kurulacak bir Filistin devletinin altını oyma girişimi oluyor haliyle. Böylece İsrail izin verdiğinde de şimdi ekilen fitne tohumlarından bağımsız bir Filistin devleti zaten kurulamayacak. Buna ek olarak Filistin- İsrail çatışması ve bölgede var olan İsrail sorunu artık Filistin-Filistin çatışmasına dönüşmek üzere. Araplar birbiriyle çatışıyor ve İsrail büyük ihtimalle buna karışmak istemiyor. Filistinli gençlerin arasında da uyuşturucu gibi zararlı maddelerin yaygınlaştığını duymuştum. Bu da işin diğer bir boyutu.
Kitapta İsrail bayrağının hikayesi (Müslümanların bir sembolünün çalınması söz konusu), güncel olaylar, İsrail’deki dönüm noktaları, Kudüs’ün önemi, Konuşmasında da Kudüs’ün neden önemli olduğu ve bunun gibi güncel, tarihi ve oldukça güzel konulara yer veriyor. Kitabın hayırlara vesile olmasını, bölgeye doğru, hamasetten uzak ve bilgi merkezli bakışlarımızı artırmasını temenni ediyorum. Taha Hocanın eline, kalemine sağlık. Allah razı olsun, Hocamıza Rabbim hayırlı işler yapmayı nasip eylesin inşaAllah.
Ozan Dur