ZAL MAHMUT PAŞA KÜLLİYESİ | İlim ve Medeniyet

Avatar photoDavut Ufuk Erdoğan25 Ekim 20236min0

Eyüp Sultan Camii Kebir çevresinde kendinden sonra en kapsamlı külliye Zal Mahmut Paşa Külliyesi’dir. Haliç’te Eyüp sahilinde caddenin kenarında mütevazı kapısıyla yerini korumaktadır. Mimar Sinan eseri olan bu ihtişamlı eser eşi “Küçük Şah Sultan’a” ait külliye ile yan yana yer almaktadır. Külliyeler komşuluktan ziyade bir elmanın iki yarısı gibi birbirini tamamlayıcı bir kapsama sahiplerdir.

Zal Mahmut Paşa’nın dolayısıyla bu eserin az rastlanır ve sakin bir müdavim kitlesine sahip olmasının sebebi Kanuni Sultan Süleyman’ın döneminde şehzade Mustafa’nın boğdurulması hadisesinin içerisindeki büyük rolü göz ardı edilemez. Geçmişte bu tepki daha büyük olduğu ve cemaatin ayağını tamamen kestiği zamanları dahi dönemin tarih kitaplarından okumak mümkün. Halk, Şehzade Mustafa’ya karşı çok büyük bir sevgi besliyordu. Şehzadenin öldürülmesindeki sır perdesi o günlerde dahi yeterince karmaşık iken bugünden o çağa kulak dayayarak bir şeyler duymuş gibi davranıp onları bugüne halis bir bilgi olarak aktarmak elbette elle tutulur bir tavır olmayacaktır. Ancak kesin olan bu olayın Osmanlı tarihinde bir kırılmaya sebebiyet verdiğidir. Osmanlı durmaksızın elindeki mülkünü kaybetmiş ve yaşlı çaresiz bir adam olarak tasvir edilecek hale gelmiştir. Tüm büyük devletlerin üzerine yaşamını nakşettiği tarih üçgenine bir tepe noktası belirlemiştir. Sonrası sonun başlangıcı olmuştur. Derdimiz tarihe kahramanlar ve hainler tahsis etmek değildir. Tarihe yaklaşımımız yerinde olacaksa ibretlik bir nazarla şehadet etmek olacaktır. Tarihin ibret aynasıyla bugünün dertlerine ve sıkıntılarına bakacak, günümüze çareler arayacağız. Bunun dışında boş tahminler yürütmekten öteye gidemeyiz.

Zal Mahmut paşanın kendisinden bahsetmek gerekirse kendisi Boşnak bir aileye mensuptur. Enderun ahalisine mensup olup Kanuni dönemi Anadolu Beylerbeyliği’ne atanmıştır. Sonraki yıllarda sultan II.Selim’in kızı Şah Sultan ile evlendirilmiştir. Mahmut paşanın hayatında şehzadenin katli dışında önemli bir vakıa gerçekleşmemiştir denilebilir.

Zal Mahmut paşaya ait cami ve külliye Mimar Sinan tarafından yapılmıştır. Yapımını eşi Şah Sultan talep etmiştir. Cami medrese ve çeşmeden oluşan bu külliyeye daha sonra türbe de eklenmiştir. Külliye eğimli araziye oturtulmamış adeta serilmiştir. Külliye bulunduğu alan ile uyumlu bir şekilde topografyayı taklit etmiştir. Camii ile dershanenin arasına bırakılmış şadırvan ile birinci, türbe ve medresenin diğer derslikler ikinci avluyu oluşturmaktadır. Bu şekilde iki farklı kotta oluşturulmuş alanlar sayesinde iki farklı mekânı ziyaret ediyor hissiyatı vermektedir. Dört metrelik bir merdiven ile ulaşılan bu alanlarda medresenin baskın alanı caminin son cemaat yerine kadar uzanmaktadır.

Cami kare planlı bir yapıya sahiptir. On üç metrelik büyük bir kubbeye sahip olan cami kubbe etrafındaki üç mahfil ile geniş bir alana sahiptir. Cami içinde iki tarafındaki pencereler ile ferah bir görüntüsü olan caminin içinde mermer işçiliğinin zarif örnekleri yer almaktadır. Minber ve mihrabındaki bu işlemelerin yanında camide döneminde sık kullanıldığına şahit olduğumuz İznik çinileri yer almaktadır. Evliya çelebinin bu cami üzerine yazdığı övgü dolu cümlelerin ne kadar haklı olduğunu göstermektedir. 15 kubbe ile çevrilen son cemaat yeri ile avlu etrafı sarılmış bir görünüme sahiptir. Derslik ile camii arasında bulunan şadırvan ile daha özel bir alana sahiptir.

Türbesi kesme taşlardan yapılmış ve tek kubbelidir. Dışarıdan bakıldığında 6 sütunlu revakları ve karınca gözü pencereleri ile türbe sade bir yapıya sahiptir.

Ayrıca Feshane tarafındaki kapıda sade bir çeşmeye sahip olan külliye, 18. ve 19. Yüzyıllarda büyük iki depreme tanıklık etmiştir. Çok ciddi anlamda hasar alan cami aynı yüzyıllarda restore edilmiştir. Son büyük restorasyon 2015 yılında Eyüp Belediyesi tarafından yapılmıştır. Cami de orijinalliğini kaybeden tek parça minaredir. Depremde yıkılan minare 18. yüzyılda tekrar inşa edilmiştir. Daha önce mehteran ve oyuncak müzesine ev sahipliği yapan külliye günümüzde camii ve atölyeler ile misafirlerine hizmet vermektedir.

Mimar Davut Ufuk ERDOĞAN

Avatar photo

Davut Ufuk Erdoğan

Mimarlık / Tarih / Sanat Felsefesi / Kamu Yönetimi


Geribildirim

Mail adresiniz gizli kalacaktır.


Biz Kimiz?

Gayemiz, asırlardır mirasçısı olduğumuz medeniyetin gelişimine katkı sağlamak adına kurduğumuz ilim halkasındaki ilmî faaliyetleri geniş kitlelere ulaştırmaktır.

Cemiyetimizde, genç ve hareketli yazar kadromuz ile Siyaset, Hukuk, Ekonomi, Sosyoloji, Edebiyat ve Tarih gibi ilmî alanlarda gerek akademik gerekse de gündeme ilişkin yazılar kaleme alınmaktadır.


İletişim


Küçük Çamlıca Mahallesi, Filiz Sokak, No:3
Üsküdar/İstanbul