Mehmet AYAYDIN5 yıldır Suriye’de süre gelen savaşın bir tarafı olan Beşar Esad rejiminin bir Dışişleri Bakanlığı yetkilisinin sözlerinden alıntı yapan Suriye Devlet Ajansı (SANA), “Suriye, Suriyeliler arasında herhangi bir dış müdahale ya da ön koşul olmadan, BM’nin desteğiyle yürütülen görüşmelere devam etmeye hazır” ifadelerini basına sundu.
Esad rejiminin bu kararı almış olması bir çok insanın kafasında soru işareti oluşturdu. Eğer geçmişe bakarsak bu soru işaretlerinin haklı olduğunu görebiliriz. 27 Şubat tarihinde Amerika ve Rusya öncülüğünde Esad rejimi, ılımlı muhaliflerle ateşkes anlaşmasına varmış, ancak Esad rejimi bunu 1 Mart’ta bozmuş ve anlaşmaya sadece 3 gün sadık kalabilmişti.
Öte yandan rejimin bir başka vukuatı ise Mayıs ayında Halep’e yapılan yoğun saldırılar sırasında Halep kenti için ateşkes ilan etmiş, lakin yine aynı Esad rejimi Halep’te ateşkes konusunda uzlaşmaya varılmasına rağmen, kentin güneyine varil bombalı saldırı düzenlemişti. Esad güçlerinin son zamanlarda bozduğu ateşkeslerden birisi de, Müslümanların mübarek ayı olan Ramazan ayı dolayısıyla sağlanan ateşkesti. Esad rejimi 72 saatte ülkenin dört bir yanında yaptığı saldırılarla Ramazan ayında Suriyelilerin üzerine bomba yağdırmıştı.
Bunların yanı sıra rejimden böyle bir açıklamanın gelmesinin nedenleri arasında rejimin son zamanlarda çoğu cephede toprak kaybetmeye başlaması olduğu söyleniyor. Bu yüzden Esad böyle bir hamleyi toparlanmak ve kaybettiği gücünü geri toplamaya çalışmak için aldığı düşünülüyor.
Bilindiği üzere, Esad rejimi hakimiyet sağladığı bir çok cephede Rus hava desteği ve İran’nın kara kuvvetleri ile ancak kontrolü elinde tutabiliyor. Bu yüzden Esad rejiminin müttefiki olan Rusya ve İran bu barış görüşmesine vereceği tepkileri ve yukarıda belirtiğimiz nedenleri de göz önünde bulundurursak, Esad rejiminin bu kararı, kafalarda oluşan soru işaretleri haklı çıkartıyor.
